AKP ve Terörle Mücadelede Gelinen Son Nokta – 1

Son zamanlarda artan PKK saldırıları hepimizin malumu. Bu hain saldırılar sonucunda sürekli olarak şehitler vermekteyiz. Peki ne oldu da bugünkü konuma gelindi. Ekonomik açıdan başarılı olmasa da bundan önceki koalisyon hükümetleri PKK ile mücadele de sert tedbirler uygulamayı başarmışlar ve özellikle DSP-MHP-ANAP koalisyonu ve TSK’nın kararlılığı 2000’lerin başında PKK yı bitme noktasına getirmişti.

Fakat AKP’nin işbaşına gelmesi ve ABD’nin BOP projesi herşeyi değiştirdi. PKK nın bitirilmesi planı rafa kaldırıldı ve Kuzey Irak’taki yeni kürt yönetimi ile Türkiye arasındaki tamponda PKK’nın işlevini sürdürmesi ve devam etmesi kararı verildi. Yine bu çerçevede BOP’un eşbaşkanı olan Erdoğan Kürt sorununun çözümünde ılımlı bir yol izleyeceğini beyan etti ve Kürt açılımını devreye soktu. Bu açılım PKK kadrolarına ve destekçilerine umut verdi.

PKK’nın destekçiliğini üstlenen dış güçlerde PKK’nın yeniden hayata döndürülmesi hususunda başarılı çalışmalar yaptılar. ABD ve İsrail PKK’nın tekrar operasyonel hale gelmesinde önemli rol oynadı. Kuzey Irak kürt yönetimi PKK militanlarına uygun hareket alanı sağladı. Bu senaryoda iyice pasifleştirilen Türk Silahlı Kuvvetleri ise terörle mücadeleyi ikinci plana atıp kendi içindeki meseleleri halletmeye koyuldu. Sürekli yıpratılan ve her taraftan saldırı alan TSK’nın şu şartlar altında başarılı bir terörle mücadele sürdürmesi mümkün gözükmüyor. TSK’nın şu anda tamamen masum olmadığını da söylemek mümkün. Terörle mücadele konusundaki zaafiyetleri sürekli artık medya organlarında dillendirilmekte. Sonuç olarak 2002 sonrası terörle mücadeledeki aşamamızı ve kaybetme noktalarını şu şekilde özetlemek mümkün.

1-AKP iktidarı ABD’nin boyunduruğu altında PKK ile etkin bir şekilde mücadele edebilmekten uzaktır. Esen gürleyen, Suriye’yi iç meselesi ilan eden başbakan kendi sınırlarındaki PKK eylemlerine ses çıkramamaktadır.

2-ABD ve İsrail, BOP’un selameti için PKK’nın devamında yarar görmektedir. Güçlü bir PKK ve güçlü bir Kuzey Irak istemektedirler.

3- Türk Silahlı Kuvvetleri, bir yandan üzerine gelen malum saldırılar, bir yandan da iç meseleler ile boğuşmaktadır. Bu şartlar altında ve aynı hataları tekrarlayarak etkin bir terörle mücadele mekanızması yaratılması zordur.

4-MİT’in terörle mücadeleye verdiği destek tartışmalıdır. Kurum şu an Müsteşar düzeyinde, Suriye ve Öcalan ile İmralı görüşmelerine odaklanmış konumda görünmektedir.

5-Türk halkı artık meseleye karşı duyarlı duruşunu kaybetmiş görünmektedir. Şehit haberleri sayısı 3’ü 5’i geçmedikçe ses getirmemektedir.

Mesele ile ilgili şahsi analizlerime devam edeceğim. Üzerinde durmak istediğim noktalar, PKK’ya biçilen yeni rol, AKP’nin pasif tutumu, İsrail’in PKK yı nasıl maşa gibi kullandığı hususlarıdır.

Analizin 2.kısmında TSK’nin zaaflarına, AKP’nin pasit tutumuna ve muhtemel çözüm önerilerine odaklanacağım.